Cumartesi , 5 Ekim 2024
Anasayfa Life Röportraj Alimoğlu Mermer ve Granit Sanayi
Life Röportraj

Alimoğlu Mermer ve Granit Sanayi

Sektörün Köklü ve Etkin Aktörlerinden

Doğaltaş sektöründe 80 yılı aşkın bir süredir faaliyet gösteren Alimoğlu Mermer ve Granit Sanayi Firmasının 3. Kuşak genç temsilcilerinde Burak Alimoğlu ile bir röportaj gerçekleştirdik. Çin dönüşü, bizi kırmayıp ayağının tozu ile bize sohbet olanağı sağlayan Sayın Burak Alimoğlu’na ve Sayın Dilek Yüksel’e dergimiz adına teşekkür ederiz.


Stone&Life: Alimoğlu firması sektörün en önemli ve etkin aktörlerinden biri. Geçmişi de yad etmek adına kısa bir firmanın tarihçesini, günümüzde faaliyeti devam eden ocak ve fabrikalar ile ilgili bilgi verebilir misiniz? ‎

Alimoğlu: Tabiki.

Alimoğlu Mermer 1940 yılından bu yana doğaltaş sektöründe hizmet veren, ocakçılık faaliyetleri, fabrika üretimi ve proje odağında çalışan bir aile şirketidir. Denizli, Afyon ve kısa süre sonra Kütahya’da üretime başlayacak ocaklarımız ve İzmir, Denizli ve Afyon’da yer alan Fabrikalarımız ile kesintisiz olarak üretime devam ediyoruz.


Geçmişten gelen sektör tecrübelerimizi, günümüz teknolojisi ile harmanlayarak özümüze bağlı fakat değişime açık bir şirket kültürünü yaşatmaya çalışıyoruz.
Sadece günümüz için değil, geleceği öngörerek; sürdürülebilirliğe, dijital dönüşüme ve verimliliğe odaklanarak, sürekli iyileştirme faaliyetleri gerçekleştiriyoruz. Yaptığımız AR-GE çalışmaları ve aldığımız Patentler ile bu faaliyetleri daha kalıcı hale getirmeye çalışıyoruz. Gelecek yeniden şekilleniyor ve biz geride kalmak istemiyoruz!

Stone&Life : Yoğunolarak ihracat yapıyorsunuz. Bu ülkeleri bizimle paylaşabilir misiniz?

İhracat yaptığımız başlıca Ülkeler, Avustralya, Bulgaristan, Amerika, Danimarka, İspanya, Macaristan, Romanya, Polonya, Rusya ve Ukrayna

Stone&Life : Bir süredir, Ar-Ge çalışmalarınız da yoğun olarak devam ediyor, mermer artıklarına yönelik ciddi bir çalışma yürüttüğünüzü görüyoruz. Bu çalışmaları detaylandırabilir misiniz? ‎

Alimoğlu Mermer- İzmir olarak; üretim süreçlerinde ortaya çıkan mermer artıklarını ekonomiye geri kazandırabilme konusunda uzunca süredir kafa yoruyorduk. Bu konu sadece şirketimizin değil; maalesef tüm sektörün, önümüzdeki süreçlerde negatif etkisini net bir şekilde göreceğimiz en büyük problemlerinden biri. Bu konuda neler yapabiliriz? sorusu karşısında geliştirdiğimiz “Alimonite” Projesi ile; mermer üretimi sırasında ortaya çıkan moloz, toz ve paledyen artıkların yeniden kullanım amacıyla üretim süreçlerinden geçirilmesi ve çevreci inşaat malzemelerine dönüştürülerek yenilikçi ürünlerin piyasaya sürülerek mermer artıklarının yarattığı çevresel sorunların azaltılması amaçlanmaktadır.

İzmir Kalkınma Ajansı’nın yaptığımız görüşmeler sonrasında Mavi Yeşil Dönüşüm odağında projemize, Hibe Desteği sağlandı ve bu şekilde projemizi hayata geçirmiş olduk. Testlerinin hala devam ettiği, Doğala Özdeş Su Bazlı Bağlayıcılar ile Sıkıştırılmış İnşaat Malzemesi çıktısı ile hayata geçen “Alimonite” ürünümüzün Patentlerini de alarak projemizi tescillemiş olduk.

Alimoniteile; hammadde kaynak kullanımını azaltmak, karbon emisyonu düşük, çevreci enerji tüketimi azaltılmış, rekabetçi fiyatlandırma kolaylığı sağlayan geleneksele modern bir alternatif yapı malzemesi üretmek için yola çıktık. Süreç de alternatif yenilikleri de deneyerek, sürdürülebilir malzeme üretimi konusunda öncü olmak için çalışıyoruz. Yeşil Binalar odağında ürünlerimizi tüm dünyada sürdürülebilir mimari örneklerinde görmek en büyük hedefimiz.

Bu doğrultuda 19 Mart tarihinde İzmir Kalkınma Ajansı’nın düzenlediği, T.C Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Liderliğin’de Sn Bakan’ımız Mehmet Fatih Kacır’ın Katılımı ile gerçekleştirilen Açılış Toplantısında Projemizin Sn Bakanımızın ağızdan öneminin vurgulanması, şirketimizin Sürdürülebilirlik ve sorumlu çevre yönetimi yolculuğumuzda bir ilerleme işareti olarak bizi çok gururlandırdı. Hedefimize ulaşma konusunda doğru yolda olduğumuzu tescillemiş olduk.

Stone&Life : Gerçekten çok önemli ve emek isteyen bir çalışma. Şahsınızda emeği geçen tüm ekibi yürekten kutluyoruz. Alimoğlu- İzmir olarak; İş sağlığı ve güvenliği, Çevre Bilinci ve Yeşil Enerji konusunda firmanızın titiz davrandığını biliyoruz. Yeni farklı projeleriniz var mıdır?

Çevre bilinci ve yeşil enerji konusunda tamamladığımız bir GES projemiz de mevcut. Ayrıca fabrika çamurlarının da ekonomiye kazandırılması konusunda bir çalışmayı AB Akdeniz havzası projesinde hayata geçirmeyi umuyoruz.



Stone&Life : Bilindiği üzere silika içeren, porselen-seramik- ve kuvars kompoze ürünlerine yönelik bazı ülkeler ürün kullanımını ve üretimini durduruyor. Meslek Hastalıkları olarak Silikozis önemli, siz bu konuda ne düşünüyorsunuz?

Yaşayarak öğrenmek zorunda kaldığımız çok üzücü bir durum aslında. Bu malzemelerin işlenmesi sırasında oluşabilecek olumsuzlukları ortadan kaldırmak için gerekli havalandırma filtrelerinin ve koruyucuların mutlaka edinilmesi gereklidir. Bu bağlamda oluşabilecek yan etkilerden ötürü, yapay malzemeleri işlemekten imtina eden bir firma olduğumuzu söyleyebilirim. Bu olumsuzluk sektöre mutlaka farklı etkiler getirecektir. Mermer ve granit için tezgahlarda kullanılma oranlarında artış olacaktır. Lakin Brezilya quartziteleri çok hızlı şekilde piyasada yer buldu. Sağlamlık ve asit direnci konusunda mermere nazaran daha kuvvetli olduğundan bir anda tercih sebebi oldular. Bu durum kendi içinde yeni bir akım oluşturdu. Bundan sonra projelerde daha çok doğal taş tezgahlarla karşılaşacağımızı düşünüyorum.

Stone&Life : Bu yıl yapılan Çin Xiamen Fuarını yerinde izleme şansınız oldu. Bu konuda neler söylemek istersiniz?

Çin de gözlemlerim oldu. Yeni taşlara şans veren bir piyasa gözlemleyemedim. Piyasası oturmuş taşlar, Çin’de eskisi kadar koşmasa da, temposunu sürdürecek gibi gözüküyor. Çinli üreticilerin sade taşlara nazaran daha hareketli taşlara yöneldiği aşikar. Tüm fuarda yadsınamayacak bir yeşil taş akımı vardı.

Makinacılar tarafında, sektörü değiştirmeye yönelik hazırlanan inovasyonlar kartların tekrar dağıtılacağını ortaya koydu. Teknolojiye ve otomasyona adapte olmayan firmaların ilerleyen zamanda işleri zorlaşacak. 0,4 mm telli katraklar bence fuarın yıldızıydı. Sektörü çok daha verimli ve çevreye duyarlı hale getirecek bu yeni teknolojiye, Türk firmaların gösterdiği ilgi göz önünde bulundurulduğunda, 2-3 seneye Türkiye de 100ü aşkın telli katrak kurulmuş olur diye düşünüyorum.

Stone&Life : Son Olarak Nisan ayı içinde gerçekleştirilecekİZmirMarble Fuarı hakkında neler söylemek istersiniz? Beklentileriniz nelerdir?Pandemi sonrası, uluslar arasıDoğaltaş Fuarları ard arda yapılıyor. Sizin 2024 yılının ikinci yarısı için beklentileriniz nelerdir?

İzmir Marble bence bu yılın en gözde fuarı olacak. Özellikle S.Arabistan projelerinin cirit atmasını bekliyorum. Bu konuda sektöre de çağrıda bulunmak istiyorum: “Düşük kâr marjlarıyla çalışıp , gereksiz rekabet etmekten kaçının. Bu projeler mutlaka 2030 a kadar bitmek zorunda ve bu projelerde Türkiye’den taş almak zorundalar”. Örneğin; Muğla beyazının yerine projelerde ne kullanacaklar? İran ve İtalyan traverten üreticileri bu projelere yetişebilir mi? Açık bej ve grilerde kaç tane daha tedarikçileri var? 3 trilyon dolarlık bir pazardan bahsediyoruz!  Bu filmin ilk fragmanı, bu sene İzmir Marble fuarında sergilenecek inşallah. Ve her geçen sene daha da yoğunlaşacaktır.

2024 te sezon 2 ay geriden geldi. Daha yeni yeni kıpırdanmalar başladı. Ama globalde yaşanan krizleri maalesef çok ciddi hissediyoruz. Yılın ikinci yarısında, umarım Avrupa satış trafiği açılır ve Amerika artışa geçer.

Bizlere zaman ayırdığınız için, yararlı bilgilendirmeler içeren sohbetiniz için teşekkür eder, çalışmalarınızda kolaylıklar ve başarılar dileriz.