Cuma , 20 Eylül 2024
Anasayfa Life Restorasyon Tarihi Moda İskelesi
Life RestorasyonLife Tarih

Tarihi Moda İskelesi

Dilara ŞENŞAR, Y. Mimar, Akademisyen

Mimar Vedat Tek tarafından tasarlanan bu iskele, neoklasik Osmanlı mimarisinin güzel örneklerinden biridir.

Günümüzde ise tarihi dokusu korunarak hem iskele hem de kitap-kafe ve kütüphane olarak kullanılmak üzere yeniden işlevlendirilmiştir. Bu karma programlar, geçmişteki işlevsel zenginliğe atıfta bulunarak, günümüz ihtiyaçlarına cevap vermeyi ve Kadıköy’ün deniz ulaşımındaki rolünü güçlendirmeyi hedeflemektedir.

Tarihi Moda İskelesi, İstanbul’un Kadıköy ilçesinde yer alan ve 1917 yılında inşa edilmiş önemli bir yapıdır. İlk yapıldığında iskele, İstanbul’un Anadolu yakasındaki en önemli ulaşım noktalarından biri olarak hizmet vermiştir. Mimar Vedat Tek tarafından tasarlanan bu iskele, neoklasik Osmanlı mimarisinin güzel örneklerinden biridir. İskele, zaman içinde birçok kez restore edilmiş ve yenilenmiştir. Özellikle 1984 yılında kapsamlı bir restorasyon geçirmiştir. Bu restorasyon çalışmalarının ardından, tarihi dokusu korunarak modern bir iskele olarak yeniden hizmet vermeye başlamıştır. 2000 yılında TDİ ve Türkiye Deniz ve Ticaret Odası Başkanlığı tarafından restore edilir. Hizmete açıldığı 2001 yılındaki Kabotaj Bayramı’ndan sonra bir işletmeye kiraya verilen iskele, restoran olarak kullanılır. 2015 yılında tekrar restorasyon yapılmış ancak İstanbul 5 Numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu bu sefer doğru uygulama yapılmadığına karar vermiştir. 2022 yılında İBB tarafından restore edilen bina 19 Ağustos’ta halkın kullanımına açılmış bulunuyor.

Alt katta vapur bekleme alanı ve kafe, üst katta ise kütüphane bulunmaktadır. Tarihi Moda İskelesi Restorasyonu 1916-1917 yıllarında Vedat Tek tarafından tasarlanan Moda İskelesi, 1986 yılında yolcu sayısının azlığı nedeniyle hizmetten çekilmiştir. Ancak geçen 70 yıl içinde, bu yapı birçok farklı işlevi üstlenmiştir. İlk başta iskele olarak planlanan ve inşa edilen bu yapı, zamanla İngiliz Yat Kulübü, sahil gazinosu ve restoran olarak kullanılmıştır. Kadıköy sahilindeki konumuyla hem altyapı hem de rekreatif bir mekan olarak dikkat çeken iskele, toplum ve kent belleğinde önemli bir yer edinmiştir. 2015 yılında tamamen kapanan iskele, yakın zamanda başlatılan restorasyon çalışmalarıyla yeniden canlandırılmış ve İstanbul’lulara kapılarını açmıştır. Günümüzde ise hem iskele hem de kitap-kafe ve kütüphane olarak kullanılmak üzere yeniden işlevlendirilmiştir. Bu karma programlar, geçmişteki işlevsel zenginliğe atıfta bulunarak, günümüz ihtiyaçlarına cevap vermeyi ve Kadıköy’ün deniz ulaşımındaki rolünü güçlendirmeyi hedeflemektedir.

Moda Caddesi’nin devamı olarak iskeleye bağlanan yol, kamusal bir alan olarak yeniden düzenlenmiştir. Bu alan, iskele ile Kadıköy sahil şeridi arasında ince uzun bir geçiş yolu olmaktan çıkarılmış, oturma alanları ve kentsel armatürler ile rekreatif bir mekana dönüştürülmüştür.

Zemin Kat: Kütüphane & Kafe Moda İskelesi’nin yenileme çalışmaları, restoran olarak kullanılan yapının zemin katını üç mahale ayıran sonradan eklenmiş duvarların, mobilyaların ve teknik ekipmanların kaldırılması ile başlatıldı. Yapı, bugün planlandığı şekli ile alternatif senaryolara ve yerleşimlere imkan tanıyacak, esnek ve dönüştürülebilir açık planlı bir hacim sunmaktadır.

Servis birimleri ve ıslak hacimler, mekanın bütünlüğünü bozmadan yapının kısa kenarında toplanmıştır. Zarar gören ahşap asma tavan, yapının orijinaline sadık kalınarak yenilenmiştir. Tavandaki ahşap panoların renk ve dokuları ile özgün ahşap doğramalar arasında bütünlük sağlanmıştır. Servis tezgahının arkasındaki pencereli duvar, koyu yeşil seramik karolar ile kaplanarak mekana derinlik kazandırılmıştır. Duvar ve doğrama bitişlerinde, özgün malzeme ve elemanların zarar görmemesi ve dokular arasında güçlü bir geçiş yapılabilmesi için pirinç detaylar tasarlanmıştır. Servis tezgahının süpürgeliğinde, tezgah üzerinde yer alan raf sistemlerinde ve aydınlatma taşıyıcılarında da kullanılan pirinç, bağlayıcı bir ara malzeme olarak işlev görmektedir. Mobilyalar ve yapısal detaylar arasında tektonik ve görsel bütünlük sağlanmıştır. Ahşap bir gövde üzerine oturan beyaz üzerine yeşil ve kahverengi alacalı terrazzo servis tezgahı, arkasındaki seramik duvarla ve çevresindeki ahşap doğramalarla uyum içinde çalışmaktadır. Servis biriminin karşısında, yapının diğer kısa kenarında yer alan iki adet ıslak hacmin girişleri cephe tarafındaki ufak koridorlara bakmaktadır. Kapıları, servis tezgahının sırtında olduğu gibi yeşil seramik karo yüzeylere açılmaktadır. Zemin kattaki koyu yeşil yüzeyler, bu anlamda birer karşılama panosu olarak işlev görmektedir. İşlev ve malzeme arasında kurulan süreklilik, böylelikle bir yönlendirme stratejisine evrilmiştir.

Birinci Kat: Kütüphane Birinci katta kütüphanenin ana mekanı bulunur. Dört tarafı denizle çevrili olan bu mekanın şeffaflığı, ahşap çerçeveli cam kapı sistemleri ile sağlanır. Bu doğramalara dik yönde yerleştirilen kitaplıklar, hem depolama üniteleri hem de ayırıcı elemanlar olarak işlev görür, mekanı daha ufak ve tanımlı parçalara böler. Böylelikle, birbirinden izole edilmiş çeşitli büyüklük ve biçimlerde çalışma alanları oluşturulur. Bu alanlar için tasarlanan üç tip mobilya senaryosu ile farklı çalışma atmosferleri yaratılır: dört kişilik masaların bulunduğu geniş alanlar, manzaraya yönelen iki kişilik yarı-özel alanlar ve koltuk-sehpaların yer aldığı rahat alanlar. Bu çeşitlilik, kütüphaneyi okunaklı bir grid ve simetrik bir plan şeması üzerinde yükselterek tekdüzelikten kurtarır. Asma tavan kaldırılarak, özgün çatı ortaya çıkarılır ve günümüz ihtiyaçlarına cevap veren elektromekanik ekipmanlar çatının iç hacmine yerleştirilir. Siyaha boyanan çelik taşıyıcılar ve teknik aksamlar, çatı seviyesinde yekpare bir görüntü sunar. Mekanın ve kitaplıkların aydınlatması, taşıyıcıların alt hizasına asılan ray spot armatürler ile sağlanır. İçi siyah boyalı çatının altında, taşıyıcı hizalara yerleştirilen kitaplıklarda antrasit renk tercih edilir. İskelenin dış duvarlarına yaslanan kitaplıklar için ise, özgün doğramalarla uyumlu ahşap malzeme kullanılır.

Her iki katın zemininde, iskelenin özgün kimliğini zedelemeyecek, kamusal ve yoğun kullanımdan etkilenmeyecek sağlam ve sade bir malzeme olarak mikrobeton kullanılır. Yeni Moda İskelesi’nde, dokuların, malzemelerin ve konstrüksiyonun ön plana çıktığı bir atmosfer yaratılırken, seçilen bitki ve saksılar ile samimi ve sıcak bir ortam sağlanır. Dış Mekan Yeniden işlevlendirme projesi kapsamında Moda İskelesi’nin kuruluş amacı olan iskele işlevini sürdürmesi hedeflenir. Bu amaç doğrultusunda gerekli altyapılar sağlanır. Kara ile denizi birleştiren ince yürüme yolu tarafında, deniz taksi için bir bağlantı noktası oluşturulur. Ön taraftaki teras ise vapur bağlantı alanına uygun şekilde hazırlanır. Bu teras, aynı zamanda yoğun vapur seferleri sırasında taşınabilecek hareketli mobilyalardan oluşan bir oturma alanı olarak planlanır. Yapının özgün avlu ve balkonları ise kitap-kafenin açık alanları olarak değerlendirilir. Dış mekanda iki tip aydınlatma kullanılır. İlki, Vedat Tek’in özgün mimari karakterini ön plana çıkaracak şekilde kemer ve kolonları vurgulayan dış cephe aydınlatmasıdır. İkincisi ise Kadıköy sahil hattını iskeleye bağlayan ince uzun yürüme yolu üzerinde, ziyaretçiyi sessizce yapıya yönlendiren ve süreklilik sağlayan peyzaj aydınlatmasıdır.

İlginizi Çekebilir

Muhteşem Ayasofya’nın Doğal Taşları

Dr. O. Serkan ANGI İstanbul Teknik Üniversitesi, Maden Fakültesi, Jeoloji Mühendisliği Bölümü...

İstanbul’un Feshane Yapısı: Bir Tarihi Miras ve Kültür Sanat Merkezi

Dilara ŞENŞAR, Y. Mimar, Akademisyen Feshane, Osmanlı Devleti’nin modernleşme sürecinde önemli rol...

Kız Kulesi Tarihçesi ve Restorasyonu

Dilara ŞENŞAR, Y. Mimar, Akademisyen Kız Kulesi, İstanbul Boğazı’nda yer alan ve...

Beykoz Cam ve Billur Müzesi

Beykoz Cam ve Billur Müzesi, İstanbul’un Beykoz ilçesinde yer almaktadır. Tarihi bir...